18 Kasım 2023 Cumartesi

ÇİN HALK CUMHURİYETİNDE APOSTİLLE UYGULAMASI BAŞLADI.


 

 

ÇİN HALK CUMHURİYETİ, YABANCI ÜLKE KAYNAKLI RESMİ BELGELERDE ONAYLANMA ZORUNLULUĞUNU KALDIRAN KONVANSİYONU ONAYLADI.

 

 

                                                         Av. Yaşar Öztürk

                                                                                   y.ozturk@ozturkozturk.av.tr

 

 

                         Çin Halk Cumhuriyeti, Türkiye’nin de taraf olduğu ve 1984 yılında onayladığı, 05 Ekim 1961 tarihli Yabancı Resmî Belgelerin Onaylanması Zorunluluğunun Kaldırılması Konvansiyonunu ( 05 Ekim 1961 La Haye Konvansiyonu) onayladı ve Konvansiyon ÇHC’de 07 Kasım 2023 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi.

 

                        Çin Halk Cumhuriyeti ile ticari veya ticari olmayan çeşitli işlemlerde ÇHC makamlarına sunulması gereken, yabancı ülkede düzenlenmiş resmî belgelerin düzenleyicisinin o ülkedeki bir makam olduğu ve imza ile mührünün de o makama ait olduğunun, düzenleyen ülkedeki ÇHC elçilik veya konsoloslukları tarafından onaylanması gerekiyordu. Bu onay işlemleri iş sahiplerinin çok fazla zaman kaybına ve harcamalarına yol açıyor, yapılmak istenen yatırımlar, sözleşmeler, davalar, patent korumaları, vize ve benzer işlemler gecikiyordu. Uygulamada kısaca “Apostille Konvansiyonu” olarak bilinen 05 Ekim 1961 tarihli La Haye Konvansiyonu ile konvansiyonu onaylayan Sözleşen (Akit) Devlet ülkeleri,  Sözleşen Devletlerin ülkesinde düzenlenen resmî belgelerin, menşe ülkedeki kendi elçilik veya konsoloslukları tarafından da onaylanması zorunluluğunu kaldırıyor, bunun yerine resmi belgenin düzenlendiği ülkedeki idarî, adlî makamların belgedeki imza ve mühürün düzenleyen kuruluşa ve yetkilisine ait olduğunu tevsik eden ve “Apostille” olarak adlandırılan  yeterli bir belgeyi düzenleyip ilgili belgeye eklemeleri, belgenin kabulü için yeterli sayılmaktadır. 

 

                        ÇHC de artık, Apostille Konvansiyonunu onaylamak suretiyle, insanları ve kuruluşları yoran, bıktıran ve büyük zaman ve nakit kaybına yol açan uygulamadan vazgeçmiş bulunuyor. Bu uygulama aynı zamanda, ÇHC’de düzenlenmiş olan bir resmi belgenin bu Konvansiyonu onaylamış olan diğer ülkelerde de kullanılması sırasında o ülke makamlarının, ÇHC’nin Apostille Konvansiyonunu onaylamamış olması nedeniyle, o belgeyi düzenleyen ÇHC makamının mühür ve imzasının ÇHC’deki kendi elçilik ve konsolosluğu tarafından onaylanmış olması gerekiyordu. Bu uygulama karşılıklı olarak kalkmış bulunuyor. ÇHC ile ticari ve hukuki işlemlerde böylece işlem hızı da artmış bulunuyor.

 

                        Apostille ile resmi belge olarak, Konvansiyona taraf ülkelerde onay zorunluluğu kaldıran belgelere aşağıdaki örnekleri  verebiliriz.

 

-       İdari makamlarca düzenlenmiş belgeler, yazılar, kayıtlar, nüfus kaydı, kimlik belgesi, evlilik ve ölüm kayıt ve belgeleri,

-       Mahkemeler ve adli yetkiyi haiz komisyon ve kurullardan verilen ilâm, karar ve belgeler,

-       Ticaret sicili, gemi sicili, hava aracı sicili ve benzeri sicillerden alınan sicil suretleri.

-       Patent ve lisanslar

-       Noter senet ve belge onayları, imza sirkülerleri, vekâletnameler vb. belgeler

-       Kamusal nitelikte kurumlarca düzenlenmiş okul, üniversite ve diğer akademik kuruluşların diploma ve sertifikaları.

5 Haziran 2023 Pazartesi

ÇİN HALK CUMHURİYETİ'NDE ALACAK DAVALARINDA BAZI ÖNEMLİ NOKTALAR..

ÇİN HALK CUMHURİYETİ’NDE ALACAK DAVALARINDA

BAZI ÖNEMLİ NOKTALAR..

 

                                                                                    Av.Yaşar Öztürk

                                                                                    y.ozturk@ozturkozturk.av.tr

 

 

                        

                        Yurtdışı veya diğer bir deyişle, sınır ötesinde doğmuş alacakların borçlulardan tahsil edilip, alacaklının hesabına geçirilmesi veya yurda getirilmesi, sınır ötesi ile ticaret yapanlar için sancılı bir sorun oluşturmuştur ve oluşturmaktadır. Batı dünyasında Çin halk Cumhuriyetinin ekonomik kalkınması ve özellikle maliyetlerin çok düşük olması nedeniyle, iş insanlarını ÇHC’ne yöneltmiştir. Başlangıçta satın alınacak veya üretimi yaptırılacak malzemenin ucuz işgücü ile üretilmesi ve ambalajlama, paketleme, ulaşım ve sevkiyat fiyatlarının düşüklüğü yönünden tercih edilen ÇHC ürünleri, daha sonraları kalitenin de yükselmesi ile bir çok ülke iş insanı, ÇHC’de kurulu ve faaliyette bulunan tedarikçiler ve üreticiler ile ticarî ilişki içerisine girmişlerdir. Bu ticarî bağlantılar ve faaliyetler her zaman arzu edildiği gibi sorunsuz yürümemekte ve karşılaşılan sorunlar sonucunda, tarafların karşılıklı veya tek taraflı alacak talepleri doğmaktadır. 

 

                        ÇHC’de alacakların tahsili pahalı ve zor, karışık olabilir. ÇHC’de iş yapan hemen hemen her kuruluş veya işletme sahibi  veya ÇHC ile ticaret yapan yabancı işletmeler  öngörülemeyen bir noktada ödenmeyen alacakları veya gönderilmeyen, teslim edilmeyen ürünler, emtia  için gerekli girişimleri yapmak ihtiyacını duyacaklardır. Bu aşamada alacakların tahsilinde ve diğer girişimler için yardımcı olabilecek  ÇHC kanunları, regülasyonları ve düzenlemeleri         bulunmaktadır. Alacakların tahsilini veya bağıtlanmış sözleşmelere göre üstlenilen yükümlülüklerin ifasını sağlayacak, resmî ve pasif yollar olduğu gibi, bu sorunları daha doğmadan önleyici ve koruyucu tedbirler alınabilir.

 

                        Bir örnek olay olarak; yabancı bir şirket ÇHC’deki sözleşme yaptığı tedarikçisine satın almak istediği ürünler için peşin ödeme yapar, ancak ÇHC’deki tedarikçi  sipariş edilen ürünleri ilâve bir ödeme yapılmadan sevkiyatı kabul etmez veya değersiz, hurda, atık malzemeler gönderir. 

 

                        Alıcı yabancı şirket bu durumda, yaptığı peşin ödemeyi geri almak isteyecektir. Çinli şirketler peşin aldıkları ödemeyi iade talebini ret edeceklerdir.  Bu durumda yabancı alıcı şirketin yapabileceği fazla bir şey yoktur. Çinli şirketin ticarî yükümlülüklerini yapmaya icbar etmek, doğrudan basit bir şekilde yaptırmak mümkün değildir. Çinli şirketi bu yükümlülükleri ifaya zorlayabilmek için, talebi kanıtlayacak bir çok dökümanın ve kanıtın bulunması gerekmektedir. Bu dökümanlar arasında her şeyden önce söz konusu işlemi kanıtlayacak resmî bir sözleşme, tüm yazışmalar, elektronik posta mesajları, satın alma siparişleri, ödemeyi kanıtlayacak banka havale dökümanları olacaktır.            

 

                        ÇHC’de alacak tahsilatının ilk adımı alacağı kanıtlayan dökümanların ve muhatap Çinli şirketin incelenmesi ve üzerinde çalışılmasıdır. ÇHC’de alacak tahsilatını mümkün kılacak dökümanların, ÇHC’de alacak davasını desteklemediği çok sık görülmektedir. Yani alacak iddia ve talebinde bulunan yabancı şirketin sunduğu dökümanların davanın  kazanılması için yetersiz olduğu çok sık görülmekte ve esasen ticarî ilişkinin kurulmasında başlangıçtan itibaren yabancı şirketin dikkat etmediği, basit gibi görünen ancak ÇHC adlî uygulamasında hayatî sonuçlar doğuran yanlışlıklar, girişimi başarısızlıkla sonuçlandırmaktadır. Bir çok davada, taraflar arasındaki ticarî ilişkinin temelini oluşturan bir sözleşme mevcut değildir. Bir sözleşme mevcut olduğunda ise, sözleşme sadece İngilizce lisanındadır, sözleşmeye uygulanacak hukuk yabancı hukuktur, uyuşmazlıkla ilgili yargı yetkisinin yabancı mahkemelere ait olacağı kararlaştırılmıştır veya sözleşme Çinli şirket tarafından  kurallara uygun şekilde yapılmamıştır. Bu söz konusu hususlardan herhangi biri sözleşmeyi, en sonunda bir Çinli şirkete karşı uygulanacağından yararsız hale getirecektir. Bu sayılan hususların bir tanesi bile sözleşmede mevcutsa, ÇHC yasalarına ve politikalarına göre sözleşme geçersiz olabileceği gibi, muhatap Çinli şirketin ön ödeme yapılmış olan şirket olduğunu kanıtlamak mümkün olamayacaktır.

 

                        Çinli şirketlerle sözleşmeler yapılırken, ileride doğabilecek olan anlaşmazlıklar öngörülerek, Çinli şirkete karşı başlatılacak bir hukukî prosedürün başarılı olabilmesi ve alınacak bir mahkeme ilâmının veya hakem kararının tenfizi veya icrasını ve tahsilatın gerçekleştirilebilmesi için, sözleşmenin çok iyi çalışılarak hazırlanması ve  icra prosedürünün Çin’de yapılacağını asla unutmadan, ÇHC hukukuna uygun olarak yapılması ve ÇHC mevzuatının aradığı olması şart olan unsurların eksiksiz olması sağlanmalıdır.

 

                        Burada bir örnek vermek gerekirse, karşılaşılan en kötü ve en çok yapılan hatalardan bir tanesi, Çinli şirketin İngilizce isim ve/veya ünvanının şirketi belirlemek için sözleşmede kullanılmış olmasıdır. Zira ÇHC’de İngilizce isim veya unvanın hiçbir hukukî değeri  yoktur ve hiçbir yerde de tescil edilmemiştir. Çinli bir şirketin İngilizce unvan veya isim kullanması, kendilerini yabancı pazarlarda yabancı şirketlere pazarlama amacıyla olmaktadır. Şirketin gerçek resmî ünvanı veya ismi Çince tescil edilir. Tercümede sık yaşanılan zorluk ve karışıklıklar nedeniyle sözleşmede yazılı İngilizce unvan veya isime uyan doğru Çinli şirketi belirlemek mümkün değildir. Çinli şirketin, gerçek Çinli ismi ile kesinlikle hiç bir bağlantısı veya benzerliği olmayan  İngilizce ismi kullanmasını yasaklayan veya engelleyen hiçbir şey yoktur. Lâkin ileride üst üste dizili tuğlaların, en alttaki olması nedeniyle çekildiğinde yukarıdakileri de dibe çekebilecektir.

 

                        ÇHC’de mahkemede dava açmak veya tahkime gitmek zaman almakta ve masraflar yüksek olup,  hızlı biçimde ticarî borç meblağlarının üstüne çıkmaktadır.  Bu detayı ve sonucu çok iyi bilen Çinli şirketler bunu  kullanmaktadır.